7 Mayıs 2010 Cuma

Bay Uluses mi Yoksa Kör Necmi mi Haklı?

Sabahın yedisinde kalktım; halbuki beşte uyumuştum. Normal olmayan bir şey vardı. Yüzümü yıkadım, çişimi yaptım, elimi yıkadım çıktım banyodan. Sıralamada bir hata var farkındayım ama ayılmadan çişimi yapamıyorum. Sigaranın kakayı tetiklemesi gibi, yüze çarpılan iki avuç su da çişi tetikliyor bende. Napalım neyimiz normal ki? Dünyada benden başka kaç tane daha kör var? Üstüne üstlük de ben istemedim bunu. İsteyerek olan var mıdır onu da bilmiyorum ya.  Neyse çiş muhabbeti nasıl açıldı, şu anda çişimin olmasının bunda etkisi vardır heralde.
Evimizin üç odası var. Ben bu odaların hiçbirisini görmedim, tıpkı annemi ve kendimi görmediğim gibi. Babam ben doğmadan ölmüş, görseydim de onu göremeyecektim zaten. Onun evimizin odaları kadar bile şansı yokmuş, odaların duvarlarına dokunabilirim ama babama asla.
Annemin oturma odası dediği yerde televizyon ve radyo var, ben radyoyu annem de televizyonu sever ama ikimiz de seslerin karışmasından nefret ederiz. Sesler bizi pek takmaz karışırlar. Radyoyu açtım. Castık castık çalan şarkıları hemen geçtim çünkü 'güne castık castık şarkılarla başlayayım da günüm castık castık geçsin' diyen insanlardan değilim. Benim günüm hep aynı geçer ve şarkım: 'Bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin' şarkısıdır. Hep TRT fm dinlerdim, bugün bir değişiklik yapayım dedim. Buğulu, çok derinlerden gelen bir ses beni yakaladı. Sanki 'Beni dinle, bak ben her yeri gördüm, her şeyi biliyorum hayatın sırrı bu seste, beni dinleee, beni dinlee, beni dinle, beni...' diyordu. bir an ben bu adamı dinlemezsem gerçekten yanacakmışım gibi geldi. Çaresiz dinlemeye başladım. Kuran'dan ayetler okuyordu. O sesle ayetlerin insanda ne kadar etki bırakabileceğini bilenler bilir, bilmeyenler de islami bir radyoya denk geldiklerinde denesinler ama evde denemeyin sakın. Hele bir de geç saatlerde sakın ha. Uzun bir süre bu sesi dinledim. İsra suresinin 72. ayetine gelmişti. 'Kim bu dünyada kör ise, âhirette de kördür' diye bir şey dedi bu ulu ses.  Sabahleyin açılmak için yüzüme iki avuç su vurmuştum ya, ayılamadım heralde deyip iki avuç daha su vurmaya gittim. Vurdum, geldim. O ses hala konuşuyor. Baktım olacak gibi değil kapattım o sesi. Birine bu ayetin açıklamasını sormalıydım. Sabahın o saatinde de annemi kaldırmak istemedim, kadının bir pazarı var, uyusun diye düşündüm. Sonra yine düşündüm: Ne demek istiyordu Bay Uluses? Açıklamasına dayanamadım ki. Belki açıklamayla gönlümü alacaktı. Yok diyecekti, vallahi ahirette göreceksin, o ayet insanlar gözünün kıymetini bilsin de kör kalmasınlar diye inmiş diyecekti belki. E ben sonradan olmadım ki, bana da vurur mu bu kanun? Yani ben cennete gitsem yine göremeyecek miydim? Daha da birçok cevapsız soru. Ses tellerine koyduğumun, Allah'ın kelamını öyle bir okuyor ki. Benim anladığım, körsen hep körsün diyor adam. Zaten bir karamsar bir umutsuz sesi var ki iyiye yorsan İclal Aydın'dan farkın kalmaz. Kayıtsız da kalamıyorsun, inandırıyor da.
Yok arkadaş benim için cennet, cehennem, ahiret, kıl, tüy fark etmez, ben görmek istiyorum. Ne olduğunun önemi yok, birşeyler görmeliyim. Yok öyle her alemde kör olmak. Ben dünyada körsem, görenler de öbür dünyada kör olsun, yalnız annem hariç. Babama zaten yapabileceğim bir şey yok bu saatten sonra.
Bazıları da diyor ki görmemek daha iyiymiş. Yok dünya zaten kötü bir yermiş, görmeye değmezmiş. O zaman iyi yer neresi. Cennette de kör yaptı Bay Uluses bizi.  Görmek iyi değil diyen arkadaş oy gözünü de görme. Göz var, bıçak var. Sokarsın gözüne akar gözün yalanınla beraber. Bir göz nasıl akar onu bile göremem ben ama çok kötü bir? şey olduğunu tahmin ederim ve bu olayı bile görmek isterim. İster inan ister inanma görememek iyi değil, yalan gibi. Neyse çok ajite ettim durumu. Haklıyım arkadaş, haklıyım. Adalet istiyorum. Anladık bu dünyada zaten adalet yok da bırakın da başka bir yerde adalet olduğunu hayal edelim, umut edelim. Ben 'Yar saçların lüle lüle, yar benziyor beyaz güle' şarkısını anlamak istiyorum. Lüle lüle nasıl olur bir saç ve beyaz nasıl bir renktir, onu görmeyi geçtim hadi görürüm yok, bilmek istiyorum. Anlatsana ulu sesinle Bay Uluses. Şunu da bil ki Bay Uluses, İbrahim Tatlıses'in sesi bile daha fazla güven veriyor. Şimdi soruyorum Bay Uluses'e:

Biliyorsun ki ben körüm ve varım
Niye bulandırıyorsun suyumu
Belki berrak sularda yüzmek istiyorum
Ölüme yaklaşırken kayalara çarparak
Önümü görmeden

Ve ona diyorum ki:

Ses tellerin kopsun emi, hem burada hem de ahirette.



Bu anlattıklarımı benim için yazan Dickdastardly'e de çok teşekkür ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder